Osmaniye`deki Genişletilmiş İl Divan Toplantısı`na katılan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, darbe anayasasından darbeye karşı olmasını beklemenin mümkün olmayacağını kaydetti.

Gündoğdu, "Son günlerde tartışılan geçici 15. madde durduğu sürece 12 Eylül`ü yapanlara kahrolsun deyip yargılamadığımız sürece 12 Eylülleri, 15 Eylülleri yapmak isteyenler kozmik oda ya da balyoz planlarına devam edebilirler diye haykırıyorduk. Ne yazık ki gerçek görüldü. İnşallah kaldırılması için büyük bir irade var ve gereği yapılır. Nedir bu 15. maddedeki içerik Kenan paşa ve havalesi yaptıkları darbe dolayısı ile soru sorulamaz ve geriye dönük sorgulama yapılamaz. Evrensel hukukun, hukuk ilkelerinin gereği hatırlatılamaz. Yapanın yaptığı yanına kar kalır anlayışıdır ki bundan kurtulmak zorundayız." dedi.

"İmralı`daki teröriste haddini bildirmeyen siyasetçilerimiz mecliste Merve Kavakçı`ya haddini bildiriyorlardı." diyen Gündoğdu, "Bugün yüzde 99`u Hıristiyan olan Belçika`da bizim Merve Kavakçı`yı ayakta alkışlıyorlar. O zaman bu ülkenin siyasetçileri kime haddini bildireceklerini de öğrenmek zorundadır. Haddi bildirilecek olanlar bu ülkenin malını canına kasteden bu ülkenin barışını yok edenlerdir. Merve Kavakçılar kesinlikle değildir. Yine anayasamızda kuvvetler ayrılığı yetkisi yasama, yürütme ve yargı. Her kurumun kendi içerisinde ne yapacağı çok net ortaya koyulmuştur. Ama üstünlerin hukuku sipariş verince siparişleri karşılayan yer yargıçlarımız olunca demokratik devlet yerini bazen yargıçlar devletine, bazen bürokratik devlete, bazen de derin devlete bırakıyor. Bizim istediğimiz Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Yani demokratik, laik, sosyal hukuk devletidir. " diye konuştu.

367 dayatmasının hangi evrensel hukukun gereği olarak yargıda kabul gördüğünü soran Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, "Soruyorum 411 milletvekilinin başörtülü kızlar üniversitede okusun diye kaldırdığı eli, kendilerini atayan iradeye minnet borcunu ödemek için 7 yargıcın engellemesi dünyanın hangi hukuk devletinde hoş karşılanacak bir tablodur. Buradan meclise çağrımız 411 el ile bu sorunu çözme iradeniz güzel ama bu kararla anayasa mahkemesi meclise, siz çöp toplayabilirsiniz, maaşları tedarik edebilirsiniz, asfalt döşeyebilirsiniz ama milletin özgürlükleri ile ilgili bir karar alamazsınız` demişse hâkimiyetin yargı kararı ile engellenmiş ise sine-i millete dönmek esas olmalıydı. Yargıya işine bak demek esas olmalıydı. Ama ne gariptir ki siyasetçilerimiz sineyi millete değil sine-i İmralı`ya dönmekten bahsediyor. Buda yanlış bir dönüş." şeklinde konuştu.


"ABD İSTEMEZSE İMF`DE KARAR ALINAMIYOR, BUNUN ORTADAN KALKMASI LAZIM"

Gündoğdu, "Bugünlerde hükümetin İMF ile bir stad-by anlaşması imzalamayacağız açıklaması inşallah kesin karara dönüşür. Çünkü emekçiler olarak, emek örgütü olarak 19 kez stant-by anlaşması imzaladığımız İMF`den ancak dert gördük, acı gördük ve hiçbir olumlu reçetesini göremedik. Çünkü İMF`de tıpkı Birleşmiş Milletler gibi çoğunluk demokrasisini çifte standardı önemsiyor. Yüzde 85 çoğunluk olmadığı zaman karar alınamaz. ABD`nin İMF içerisindeki oy oranı yüzde 18. yani Amerika istemez ise bütün ülkeler bir araya gelse bile İMF içerisinde karar alması mümkün değildir. Bu çifte standartların dünyadan kaldırılmasını istiyoruz."şeklinde konuştu.


Türkiye`de demokratikleşmenin önündeki engellere bakıldığında durumun farklı yönüyle farklı sancılar içerdiğinin bugünlerde çok daha net görülebildiğine işaret eden Ahmet Gündoğdu, "60 darbesini görmeden, 61, 70, 80, 97, 2007`yi dikkate almadan, bunların içerisinde kirli bürokratik, oligarşik düzenleri yaygın bir şekilde millet iradesini tokatlıyor. En son ıslak imzamız, kafes planımız, nur topu gibi kozmik odamız ve balyoz planımız var. Bunlardan kurtulmadan bu ülkenin demokratikleşmesini beklemek mümkün değil. Öyleyse her 10 yılda bir şekilde milletin iradesini tokatlayarak bu millete haddini bildirerek bu ülkenin geleceğini ve mevcudunu karartanları bu kirli alışkanlıklarına son vermek için ciddi bir mevzuat değişikliğine ihtiyacımız var." açıklamasında bulundu.

Mevzuat değişikliği denince akla hemen Anayasa değişikliğinin geldiğine dikkat çeken Gündoğdu, "Bütün gelmiş geçmiş siyasetçilere kızgınız. Çünkü eşit yaklaştık ilkesini memura siyaset yasağı getirerek ihlal ettiler. Eşit çalışan ilkesini işçisi ile toplu sözleşme imzalayıp memuru ile toplu görüşecek ihlal ettiler. Ama en çok bu Hükümet`e kızıyoruz. Çünkü bu Hükümet iş başına geldiğinde dört bir tarafı düşman 3 bir tarafı deniz olan bu ülkemizi bugün 57 ülke ile vizeyi kaldırarak düşman olmadığı bir açılıma imza atacaksınız ama memur açılımına gelince `Siz okumuş kesimsiniz başınızda tokmak balyoz durmaya devam edin siz` diyeceksiniz. Bu çifte standarttır. Bu anlayışla çıkacak paket toprak demokrasisinin devamını istemektir." değerlendirmesini yaptı.


"DEVLETİN MEMURA LUTFUNU İSTEMİYORUZ"

Memurun il dışına çıkmasıyla ilgili düzenlemelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Gündoğdu şöyle konuştu:"Hükümeti buradan uyarıyorum. Hafta sonu memurun il dışına çıkması dört mutabakat metninde yer almasına rağmen, Başbakanlık genelgesi ile `her türlü kolaylık gösterilecektir` diye çıktı. Yani devlet bana lütufta bulunuyor. Ben devletin lütfünü istemiyorum. Devlet fiili durumu kavrasın yeter. Manisa ile İzmir birleşmiş, Ankara`da oturup Kırıkkale`de memurluk yapan yüzlerce insan var. Tuzla, Gebze birleşmiş, İstanbul, Kocaeli birleşmiş, hafta sonu memur uçakla yurt dışına gidip gelebiliyor. Ama bizim hantal devlet anlayışımız bu konuda memura sanki `lütfümle gidiyorsun` diyor. Böyle bir anlayışı kabul etmediğimiz için artık toplu sözleşme yapmak istiyoruz. Bu yasa ile masaya oturmayacağımızı deklare etmiştik. Çünkü bu yasa sendikacılığı enflasyona uğratıyor. O gün bir çalıştay yapılmasını, devletin literatürüne kararların geçmesini arzulamıştık. Birinci ayağı gerçekleşti."

Haber: Ümit Kahraman

Osmaniye Haber

Bu haber 1641 kez okundu.

YORUMLAR Bu haber için henuz herhangi bir yorum yapılmadı. Yorum eklemek için tıklayın.

Başbuğ şehitler için ne dedi ? Genelkurmay Başkanı Org. Başbuğ Tunceli`deki hain saldırıyla ilgili açıklama yaptı. Vali Cerrah: Gelişmek isteyen ülkeler öğretmenlerine değer vermeli OSMANİYE - Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah, "Bir ülke daha iyi ve çağdaş bir şekle gelmek istiyorsa eğitim ordusunu oluşturan Belediye 400 Bin TL`lik İşi 70 Bin TL`ye Yapıyor Osmaniye Belediyesi Su ve Kanalizasyon İşleri Müdürlüğü 400 bin TL`lik işi kendi imkanlarıyla 70 bin TL`ye yapıyor. Ak Parti Kadın Kollarından Toplantı Osmaniye AK Parti İl Başkanı Ömer Yağmur, Türkiye`de bir tarafta `analar ağlasın` diyen bir

»  Vali Celalettin Cerrah Toprakkale Belediyesini Ziyaret Etti  »  Memur-Sen Genel Başkanı Gündoğdu Osmaniye`de Konuştu  »  Muhtarlar kendi hakları için dayanışma içinde değiller  »  Osmaniye Türk Ocaklarından Konferans  »  CHP`den AGC`ye ziyaret  »  Cerrah:"Kaynaklar amacına uygun kullanılmalı"  »  Gümüş, BBP İl Başkanlığına Adaylığını Açıkladı  »  Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah`tan Aktif Gazetecilere Ziyaret  »  OTSO`dan Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti`ne ziyaret  »  Önder Kahveci, Osmaniye`de  »  Kerkük Heyetinden Osmaniye Belediyesi’ne Ziyaret  »  Osmaniye CHP Kongresin`de Çoğunluk Sağlanamadı  »  Düziçi Eski Belediye Başkanı Öner Tahliye Edildi  »  Osmaniye`de CHP ve MHP`den Birliktelik Mesajı  »  Vali Cerrah Dereli Köyü İlköğretim Okulunu Ziyaret Etti